_

19 Temmuz 2010 Pazartesi

"Hava Traktörü" Uluslararası Farnborough Havacılık Fuarı'na Hazır


"Hava Traktörü" olarak adlandırılan AT-802 U tipi uçak, 2010 Uluslararası Farnborough Havacılık Fuarı'nda sergilenmeden önce, yeteneklerini göstermek maksadıyla Newfoundland'dan İngiltere'ye yaptığı uçuşunu başarıyla tamamladı. Uçağı üreten firma olan Combined Air Ventures LLC, fuarda, AT-802 U'nun uçuşunun yanısıra elektronik aksamını, silah sistemlerini ve sensörlerini de sergileyecek. "Hava Traktörü"nün prototipi geçtiğimiz yıl Paris Havacılık Fuarı'nda görücüye çıkmıştı. Bu yıl Farnborough'da, AT-802 U, askerî kokpiti Wescam MX15Di sabitleştirilmiş elektro-optik sensör tareti ve bu sensörün algıladıkları görüntüleri pilota yansıtan büyük, yüksek çözünürlüklü ekranı, yine pilota pek çok bilgiyi sunan ekranlarla donatılmış kokpitiyle görücüye çıkacak. Uçağın elektro-optik sensörüyle algıladığı görüntüler, L3 Rover veri bağlantı sistemiyle gerçek zamanlı olarak yer istasyonuna da aktarılabilecek.


Firma aslında, AT-802 adında tarım ilaçlama, yangın söndürme gibi görevlerde kullanılmak üzere geliştirdiği uçağı geliştirerek terörle, kaçakçılıkla, uyuşturucu satışıyla mücadelede kullanılabilecek hâle sokmuş ve adını da "AT-802 U" koymuş. Manevra kabiliyeti kısıtlı alanlarda, sahip olduğu yüksek teknoloji sensörleri ve silahları sayesinde uzaktan ve etkili tarruzu mümkün kılabilen At-802 U, aynı zamanda düşük operasyon maliyeti ile dikkat çekiyor. Üzerindeki ek yakıt tankı sayesinde 800 km menzile sahip olan uçak, 10 saat havada kalabiliyor. İsteğe bağlı olarak uçağın kanatları altına şu mühimmatlar yerleştirilebiliyor:

- 4 adet 500-1000 librelik lazer güdümlü bomba ve iki adet GAU-19 tipi çok namlulu makineli tüfek,
-6 adet güdümlü, hassas ve uzaktan saldırı imkânı sunan Mini-Talon GPS-INS mühimmatı,
- 28 roketten müteşekkil 4 adet roket başlığı,
- 8 adet Hellfire füzesi veya karışık yüklenmiş 4 adet Hellfire füzesi ,
- 16 adet DAGR lazer güdümlü roket.



Tarruz gücü yanında At-802 U'nun savunma kabiliyeti de artırılmış. Bu kapsamda herhangi bir piyade tüfeği mermisine dayanabilecek sağlamlıkta kurşun geçirmez cam takılmış, pilot kabini zırhlandırılmış.

ABD, 100 adet düşündüğü askerî saldırı ve keşif amaçlı hafif uçak alımı kapsamında AT-802 U'nun da aralarında bulunduğu birçok uçağı (Tuccano, AT-6, OV-10 gibi) göz önünde bulunduruyor.

Kaynak: defence-update.net

16 Temmuz 2010 Cuma

İsrail 3 Adet C 130J Hercules Alıyor




Pentagon, Lockheed Martin üretimi 3 adet C 130J Hercules tipi nakliye uçaklarının satışını onayladı. Onay, satılacak olan ilk uçak ve altyapı desteği için verilirken, ayrıca iki adet ilave nakliye uçağı için ek seçenekleri de kapsamakta. İsrail'in satın alacağı C130'lar, devlete ait özel sistemleri barındıran modernizasyona tabi tutulduklarından, normal değerlerinin çok üstünde ve standart C130J'lerden çok daha üstün özelliklere sahip olacak. İsrail, sahip olduğu hava araçlarının tamamını kendi üretimi olan özgün haberleşme ve savunma sistemleriyle donatma konusunda oldukça titiz davranıyor. Hatta F-35 serisi savaş uçaklarını, tasarımlarının çeşitli geliştirmelere mani olması nedeniyle, almamıştı.

İsrail, istediği tipte ilk C130J Hercules tipi nakliye uçağını 2013 yılında teslim alacak. Sahip olduğu nakliye uçaklarını C130 serileriyle yenilemeyi planlayan İsrail, toplam 1.9 milyar dolar tutacak olan dokuz uçak alacak.

C130J Hercules'ü şu an kullanan veya sipariş eden ülkeler şunlar: Avustralya, Kanada, Danimarka, Hindistan, Irak, İtalya, Norveç, Umman, Katar, İngiltere, Tunus ve ABD.

Kaynak: Defense-update.com

10 Temmuz 2010 Cumartesi

İngiltere'den 189 Milyon Pound'luk Afganistan Harcaması




İngiliz hükümeti, Maliye Bakanlığı bütçesinden 189 milyon poundluk bir bütçeyi Afganistan'daki askerî harcamaları için ayırdı. Konuyla ilgili açıklama Bölgeden Sorumlu Savunma Sekreteri Dr. Liam Fox'tan geldi.

Yapılacak olan harcamalar gözetleme, muhabere (iletişim) ve lojistik gibi bir dizi askerî üs koruma ekipmanlarının sağlanmasına yönelik olacak.

Böylece Hentral'in merkezinde görev yapan İngiliz askerî kuvvetlerine ait üslerin sayılarında artış yaşanacak. Ayrıca hükümete göre bölgedeki etkinliği kuvvetlenen askerî gücün Afganistan Güvenlik Kuvvetleri'ne desteği de artarak devam edecek.

Ayrıca İngiliz askerlerinin bölgede maruz kaldıkları bombalı tuzaklardan oldukça çekinen ve bu konu üzerine kafa yoran İngiliz hükümeti, paranın bir kısmını da bu alanda kullanacak ve uzman bomba imha ekiplerinin sayısını artıracak. Sekreterin yaptığı açıklamalar, İngiliz hükümetinin konuya bakışını açıkça ortaya koyuyor:

"Orada gerçek bir mücadele yaşanıyor; tehdit unsurları hiç durmuyor ve tepkimizi dikkate almıyor. Şundan eminim ki askerî güçlerimiz, tehdit unsurlarını bertaraf edebilecek her türlü imkâna sahiptirler. Yaptığım ziyaretlerde gördüm ki bölgedeki güçler, ülkemizin de desteğiyle Afganistan'da harika iş çıkartıyorlar."

Fox ayrıca; Afgan kuvvetlerinin, bölgenin kontrolünü eline geçirmesi durumunda, kendi askerlerini bölgeden çekeceğini belirtti.

Kaynak: Defencetalk.com

9 Temmuz 2010 Cuma

ABD, Kimyasal Silah Rezervinin %75'ini İmha Etti



Amerikan Kimyasal Materyaller Ajansı (Chemical Materials Agency / CMA), 1 Temmuz tarihinde verdiği bilgiye göre, devlete ait kimyasal silahların %75'lik diliminin imha edilmesi işlemini başarıyla tamamladı. Özellikle Nisan 1997 yılında imzalanan Kimyasal Silahlar Antlaşması'nın bunda etkili olduğu belirtiliyor.

Ajans; Aralık 2007 yılında, eldeki kimyasal silahların %50'sini, Nisan 2009'da da %60'ını imha ettiğini bildirmişti. Amaç, Nisan 2012'de stokların %90'ını imha etmek. Geriye kalan %10'luk dilimi ise anlaşma gereği Amerikan ordusuna bağlı "Element İçerikli Kimyasal Silahlar Alternatifleri/The U.S. Army Element Assembled Chemical Weapons Alternatives(ACWA)" birimi gerçekleştirecek.

Kaynak: Defencetalk.com

7 Temmuz 2010 Çarşamba

Umman Kraliyet Hava Kuvvetleri İlk Seri NH90'larına Kavuştu




NHIndustries, ilk seri olan iki adetlik NH90 tipi helikopteri Umman Kraliyet Hava Kuvvetlerin'e teslim ettiğini açıkladı.

Helikopterlerin teslimatı, 23 Haziran günü, Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait Musana üssünde, iki ay süren çeşitli operasyonel şartlarda deneme ve değerlendirmelerin ardından gerçekleştirildi.

Orta Doğu bölgesine ilk defa satılan NH90'ların ikinci seri teslimatı ise Temmuz ayında, onay işlemlerinin ardından gerçekleştirilecek.

Helikopterler, ilk defa NH90 helikopterlerine ait özel bakım araçlarını işletecek olan NHI Şirketi/RAFO(Kraliyet Hava Kuvvetleri) bakım takımının entegre ettiği GLIMS (Ground Logistic Information Management System/Yer Lojistik Bilgi Yönetimi Sistemi) ile desteklenecek.

Umman Kraliyet Hava Kuvvetleri, şu an kullandığı eskimiş AB205A/206/212/214 modellerini yenilemek amacıyla şimdiye kadar 20 adet NH90 tipi helikopteri sipariş etti.

Umman Kraliyet Hava Kuvvetleri'nin sipariş ettiği NH90 TTH'ler, bu şirketin ürettiği serilerin içindeki çok yönlü ve en gelişmiş model olma özelliğine sahip. Helikopterler, özel kişilerin ulaşımı ve asker taşımacılığından, arama kurtarma görevlerinde kullanmaya kadar geniş bir kullanım alanına sahip.

Yeni nesil NH90 helikopterleri; sağlam gövde yapısı, idare kontrol merkezine sahip üstün uçuş özellikleri, iki adet güçlü motoru ve entegre edilmiş görev yazılımı gibi özelliklerle müşterilerinin beğenisini kazanmaya çalışıyor.

Ek olarak, NHIndustries ve yardımcı firmaları, pilotların eğitimi ve helikopterlerin en üst seviyede kullanımı konusunda gerekli desteği sağlamayı garanti etmekte.

Orta Doğu'ya Umman'ın öncülüğünde giriş yapan helikopterlerin bölgedeki diğer ülkelerin de dikkatini celbedeceği tahmin ediliyor.

NH90 helikopterleri, şimdiye kadar, Avrupa'daki en başarılı helikopter pragramı olarak kabul görüyor. Bu zamana kadar 14 ülkeye ait 19 askeri kuvvet için 529 firma teklif sundu. Bu ülkeler şunlar: Fransa, Almanya, İtalya, Portekiz, Hollanda, İsveç, Finlandiya, Norveç, Yunanistan, İspanya ve Belçika, Avustralya, Umman ve Yeni Zelanda. Şu an, dünya üzerinde, toplam 49 helikopter kullanılmakta.

Kaynak: defencetalk.com

4 Temmuz 2010 Pazar

Fin Donanma Botlarına Saab Eli Değecek




Savunma ve güvenlik şirketi devlerinden Saab, Fin donanmasına ait dört adet Rauma sınıfı güdümlü botların muharebe ve atış kontrol sistemlerini modernize edecek. Endüstriyel işbirliğinin de yer aldığı sözleşmenin maliyeti yaklaşık olarak 28 milyon dolar.

Yapılan sözleşmeyi şirketin savunma ve güvenlik birimi şefi Gunilla Fransson, "Bu teklifle hem köklü firmamızın etki alanını genişletmiş hem de Finlandiya Donanması ile olan uzun süreli işbirliğimizi tekrar ortaya koymuş olurken, öte yandan atış kontrol sisteminin entegre edilmesi ve geliştirilmesi konusunda da aynı oranda tecrübemizi artırma fırsatını yakalamış bulunuyoruz." diyerek değerlendirdi.

Rauma sınıfı güdümlü botlar 1990'lı yılların başında Fin donanmasına teslim edilmeye başlandı ve şimdi Patria Aviation'un alt yükleyicisi olarak Saab şirketi tarafından orta dönem (yarı ömür) modernizasyonu geçirecek. Modernizsayon kapsamında, botların eski muharebe ve atış kontrol sistemleri, dördüncü nesil "9LV Mk4" bahrî komuta kontrol sistemi ile değiştirilecek.

Sözleşme kapsamında çalışmalar Ağustos ayında başlayacak ve ilk botun teslimatı 2012 yılnın Kasım ayında yapılacak. Kalan üç botun teslimatı ise 2013 yılına kadar tamamlancak ve botlar 2014 yılında göreve hazır konumda olacak.

Kaynak: defencetalk.com

3 Temmuz 2010 Cumartesi

Euro Hawk İnsansız Hava Aracı İlk Uçuşunu Başarıyla Tamamladı


PALMLADE-Kaliforniya: Northrop Grumman ve EADS Savunma & Güvenlik şirketleri tarafından kurulan The Euro Hawk UAS (Unmanned Aircraft Systems/İnsansız Hava Araç Sistemi), 29 Haziran günü ilk uçuşunu gerçekleştirdi. Türkiye saatiyle 20.30 sularında Northrop Grumman’ın Kaliforniya’daki üretim tesisinden havalanan yüksek irtifalı Euro Hawk, tam 32.000 fit yüksekliğe ulaşarak, yaklaşık iki saatte Palmdale çölünün bir ucundan diğer ucuna uçmayı başardı.

Kaynak: defencetalk.com

9 Mart 2010 Salı

ABD Tanker Uçağı Projesinde EADS Ayrılığı


ABD tarafından imzalanan ve 35 milyar dolarlık 179 adet jet tanker uçağını kapsayan, 21. yüzyılın en büyük tanker uçağı projesi, EADS'nin ABD ortağı Northrop Grumman'ın ihaleden çekilmesiyle gündeme oturdu. Northrop Grumman'ın ihaleden çekilme sebeplerini ihaledeki yolsuzluklar, adaletsizlikler ve kayıtsız şartsız Boeing lehine tavırlar oluşturmakta. Hemen ardından Avrupalı EADS da çekildiğini duyurdu.


Bundan iki sene kadar önce, Şubat 2008′de ABD Savunma Bakanlığı Pentagon, dev tanker uçak ihalesini EADS ve partneri Norhtrop Grumman’ın kazandığını resmen açıklamıştı.


Buna göre 179 adet KC-45A tipi tanker uçağı üretilecekti ve bu çapta büyük bir askeri proje, ilk defa ABD dışına, Avrupa’ya ihalelenmişti.


KC-45A, Airbus‘un A330-200-MRTT modelini baz alan bir konsept olup, ABD‘nin eskiyen, Türk Hava Kuvvetleri tarafından da kullanılan KC-135 tipi tanker uçaklarının yerine geçecekti.


Söz konusu ihalede Beoing, B767-200 modelini baz alan KC-767 modeliyle yetersiz kalmıştı. Airbus‘un yukarıda adı geçen A330 modeli baz alınan KC-45A’nin açık ara galip geldiğiyse 29 Şubat 2008 tarihinde Pentagon tarafından resmen açıklanmıştı.


Bunu takiben Boeing firması adeta ayaklanarak iptal başvurusunda bulunmuş ve ABD içi lobi baskılarının da eşliğinde proje 2008 yazında iptal edilmiş, ardında da yeniden ihalelendirilmesine karar verilmişti.


Boeing, yeni ihalede iki modelini birden yarışa soktu. Bunlar B767-200 yanında, yeni geliştirilen B777 modelleriydi.

EADS'nin ABD'deki eş firması Northrop Grumman, yeni ihalenin adil olmadığı ve düzenlenen yeni ihale kriterlerinin, Boeing‘in kazanması için tamamen bu yönde şekillendirildiğini iddia ederek ihaleden tamamen çekildi.

Böylelikle yüzyılın dev tanker uçağı ihalesinde Boeing‘ten başka rakip kalmadı, dolayısıyla 35 milyar dolarlık ihale artık gerçek anlamda bir ihale olmaktan da çıkmış oldu.

Kaynak: savunmasanayi.net

3 Şubat 2010 Çarşamba

Rusya İle Libya Arasında Büyük Anlaşma


Rusya Başbakanı Vlamidir Putin, Libya ile, 1.8 milyar dolar değerinde silah satış anlaşması imzaladıklarını açıkladı. Putin açıklamasını, Ruya'nıın en önde gelen silah üreten firmalarından ve hepimizin de yakından tanıdığı ünlü "Kalaşnikof" serisi tüfeklerin de üretimini gerçekleştiren IZMASH şirketi patronu ile olan görüşmesi esnasında yaptı.

Putin'in açıklamalarına göre, geçtiğimiz Cuma günü imzalanan anlaşmanın içeriğinde, hem basit hem de gelişmiş silah sistemleri yer alıyor.

Rus Interfax haber ajansının, askeri diplomatik kaynaklara başvurarak verdiği bilgiler ise anlaşmayı daha açık hâle getiriyor. Buna göre Libya'nın 20 adet avcı savaş uçağı, birkaç düzine tank ve en önemlisi Rusya'nın sahip olduğu düzeyde gelişmiş hava savunma sistemleri almaya hazır olduğu belirtiliyor.

Libya Savunma Bakanı General Younis Jaber, Moskova hükümeti yetkilileri ile bu hafta başından beri görüşmelerini sürdürüyor.

Hükümet yetkilileri, Rusya'nın bu anlaşma ile birlikte geçtiğimiz yıla nazaran deniz aşırı askeri ihracatını %10 artırdığını kaydetti.

27 Ocak 2010 Çarşamba

İnsansız Uçakları Düşürmek İçin Sadece 40 Lira Yetiyor

Iraklı direnişçilerin, ABD ordusunun kullandığı yüzbinlerce dolarlık insansız hava araçlarını piyasada rahatça bulunabilen, son derece ucuz bir bilgisayar yazılımıyla etkisiz hale getirebildikleri ortaya çıktı.

Wall Street Journal gazetesinin haberine göre, İran destekli Şii milisler, Irak semalarında istihbarat toplamak ve saldırı düzenlemek amacıyla uçurulan insansız uçakları, piyasada 25.95 dolara (yaklaşık 40 lira) yaygın biçimde satılan SkyGrabber adlı veya benzeri yazılım programları kullanıp, insansız uçağın yerle bağalantısını kesiyor ve rahatça saf dışı bırakıyorlar. Olay, bu yılın Temmuz ayında yakalanan bir Şii militanın diz üstü bilgisayarının ele geçirilmesiyle ortaya çıktı. Militanın bilgisayarında, konuyla ilgili bilgi ve görüntüler bulundu. Uzmanlar, bu yazılımın sadece Irak’ta değil, Afganistan’da da kullanılmaya başlandığını belirttiler.

Fiyatları 30 Milyon Dolara Kadar Çıkıyor

İNSANSIZ Hava Araçları (İHA) 5 sınıftan oluşuyor. Mikro, mini, taktik, operatif ve male. Mikro: menzili kısa boyutu ufak. Mini: 5 kiloyu geçmeyen uçaklar, taktik: 150- 450 kilogram arası uçaklar. Operatif: 450 kilogram ile 1.5 ton arası, Male: ağırlığı 1.5 tondan yukarı olan uçaklar. İnsansız uçakların fiyatları da tipine ve işlevine göre 5 bin dolar ile 30 milyon dolar arasında değişiyor.


http://www.hurriyet.com.tr/dunya/13236724.asp?top=1

Irak'tan 2.5 Milyar Dolarlık Anlaşma


AN-32B Nakliye Uçağı

Ukrayna Parlamentosu Güvenlik ve Savunma Komitesi Başkanı Anatoly Grytsenko, 420 adet BTR-4 zırhlı personel taşıyıcısı, 6 adet AN-32B askeri nakliye uçağı ve diğer askeri mühimmat satışı için Irak Savunma Bakanlığı ile anlaşmaya vardıklarını söyledi.

Daha önce Ukrayna Savunma Bakanlığı da yapan Grytsenko, devlet silah şirketi UkrSpetsExport'ın yaptığı anlaşmanın bedelinin 2.5 milyar dolar olduğunu belirterek, silah ve mühimmatın aşamalı olarak teslim edileceğini ve ilk partinin bedelinin ise 400 milyon dolar olduğunu bildirdi.


BTR-4

Grytsenko, anlaşmanın 2 adet Mi-8T askeri helikopterinin onarımını da kapsadığını kaydetti.

Bağdat yönetimi, ABD askerleri ülkeyi terketmeden önce ordusunu güçlendirmek için silah ve mühimmat anlaşmaları imzalıyor.

AA

Kaynak: www.trmilitary.com

26 Ocak 2010 Salı

Çin, Daha Sıkı Bir Askerî Disiplin Arayışında

SHANGAI: Çin hükümeti ve diğer liderler; müsrif ve dağınık bir yaşam tarzına gömülmüş ordusunu, bu hâlinden kurtarmak maksadıyla Komünist Parti'nin koyacağı kurallar çerçevesinde yola getirmek istediğini ordunun yetkili makamlarına iletti.


Başkan Hu Jintao'nun liderliğindeki Merkez Askerî Komisyonu'nun verdiği emre göre; ordu içindeki yetkili kişiler, emirleri altındaki askerlerin içinde bulundukları başıboşluk, liyakatsizlik, rüşvetçilik, ordudan kaçma, zevk düşkünlüğü ve tutumsuzluk gibi durumlardan sıyıracak.


Kaynak: http://online.wsj.com (The Wall Street Journal)

Hava Yastıklı Çıkarma Aracı Projesi

Savunma Sanayii Müsteşarlığı Deniz Araçları Daire Başkanlığı, "Hava Yastıklı Çıkarma Aracı, Liman Kıyı Römorkörü, ve Mayın Tarama Gemisi" projeleri kapsamında; yerli sanayii ürünlerinin değerlendirilmesi, yerli ürünler hakkında detaylı teknik bilgi edinilmesi ve yerli sanayiinin inşa, işletme ve bakım kaabiliyetlerinin belirlenmesi amacıyla düzenlediği Endüstri Günü'nün ardından projeyle ilgilenen firmaların listesini duyurdu. Buna göre proje için bilgi istek dökümanına cevap veren firmalar şunlar:

1. ADMARIN Denizcilik Sanayi ve Tic. Ltd.Sti.
2. ASELSAN A.S.
3. ATARD Savunma ve Havacılık Sanayi İleri Teknoloji Uygulamaları Araştırma ve Geliştirme A.Ş.
4. Daewoo International Corporation- Hanjin Heavy Industries & Construction
5. Gama Ticaret ve Turizm A.Ş.-Mariah Hovercraft Pty Ltd.
6. Griffon Hoverwork
7. HI TECH International
8. Istanbul Denizcilik Gemi İnsa San. ve Tic. A.S.
9. L-3 Communications, Inc.
10. Marinette Marine Corporation
11. Ortadoğu Mühendislik İnşaat Danışmanlık Tic.A.Ş. - ÇelikTrans Deniz İnşaat Ltd.şti.
12. RMK Marine Gemi Yapım Sanayii ve Deniz Taşımacılığı İşletmesi A.Ş.
13. Rosoboronexport
14. SEFT Gemi İnşa Sanayi Mühendislik ve Tic.ltd.şti.
15. SELEX Komünikasyon A.Ş.
16. TEKSAV Teknoloji Elektrik-Elektronik Makina Sanayi ve Ticaret A.S
17. Textron Marine & Land Systems
18. Türk Havacılık ve Uzay Sanayi A.Ş.
19. Türk Loydu Vakfı İktisadi İşletmesi
20. Ukrspetsexport
21. Yonca-Onuk A. O.

25 Ocak 2010 Pazartesi

İran, Nükleer Çalışmalarını Yer Altında Sürdürüyor

New York Times gazetesinde yer alan analizde İran'ın nükleer tesislerini Kum ve çevresindeki dağlık bölgelerdeki yer altı tünellerine yerleştirmesinin iki amaca hizmet ettiği ifade edildi.

Bunlardan ilki kalın kaya tabakaları altındaki tesislerin başta hava saldırıları olmak üzere askerî müdahalelerden korunması, ikincisi de nükleer programın boyutlarının ve özelliklerinin iyice gizlenmesi.

ABD Başkanı Barack Obama’nın diplomatik çözüm için Tahran'a verdiği sürenin dolduğu bugünlerde İran'ın tünelleri Batı'nın askerî ve jeopolitik hesaplarını daha da karışık hale getiriyor.

Obama yönetimi, İran’da yaşanan siyasi karmaşayı ve nükleer programdaki düzensizliği yeni ve güçlü yaptırımlar uygulamak için bir baskı aracı olarak kullanmak istiyor. Analistler ise Beyaz Saray'ın askerî olmayan çözümler konusunda ısrarının nedeninin Tahran’ın "pasif savunma" stratejisi olarak tanımladığı yer altı tünelleri olduğunu belirtiyor.

Gerçekten de ABD Savunma Bakanı Robert Gates, askerî operasyon ihtimalinin olmadığının defalarca altını çizmiş, olası bir operasyonun İran'ın nükleer hedeflerini gerçekleştirmesini en fazla üç yıl daha geciktirebileceğini ve programın daha fazla yer altına inmesine sebep olacağını savunmuştu.

İsrailliler bile yer altı tünellerinin bombaları işe yaramaz hale getireceğini düşünüyor. İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak geçtiğimiz parlamentoda yaptığı konuşmada Kum kentindeki tesisin, “Geleneksel bir saldırıyla yok edilemeyecek olan sığınaklara yerleştirildiğini” söylemişti.

Coğrafi olarak dağlık bir bölgede bulunan İran için hem sivil hem de askeri sebeplerle inşa edilmiş tüneller önemli bir yer tutuyor. Örneğin Devrim Muhafızlarının sahip olduğu şirketler her iki amaç için de tünel inşaatlarını sürdürüyor.

İranlı yetkililer yıllar boyunca maruz kaldıkları üzeri örtülü bombalama tehditleri sonucu Tahran'ın "egemenlik haklarını" korumaya karar verdiğini ve tesislerini yer altına sakladığını ifade ediyor.

İran Atom Enerjisi Kurumu başkanı Ali Ekber Salihi, Kasım ayında ülkesinin 10 yeni tesis inşa edeceğini açıkladığında bu gerekçeyi öne sürmüştü. Salihi, İran devlet televizyonuna yaptığı açıklamada, “Tesisler dağlara yayılacak. Pasif savunma yöntemlerini kullacağız. Bu sayede çok pahalı olan aktif savunma sistemlerini kullanmak zorunda kalmayacağız” demişti.

Bu açıklamalara CNN televizyonunda cevap veren ABD Savunma Bakanı Gates, Kum'daki tesisleri "yerin bu kadar altına koymaya, kamuoyunu aldatmaya, sır saklamaya gerek yok" demişti.

NYT, İran’ın barışçıl vaatlerine rağmen ABD, İsrail ve müttefiklerinin hiçbir zaman tehdit olarak gördükleri nükleer tesisleri yok etme düşüncesinden uzaklaşmayacaklarını belirtirken, Pentagon’un tünel imha edici güçlü bir bomba üzerinde çalıştığını yazdı.

AHMEDİNECAD TÜNEL ÇALIŞMALARINI HIZLANDIRDI

Kariyerine Devrim Muhafızları'yle yakın ilişkiler içindeki bir ulaştırma mühendisi olarak başlayan Ahmedinecad, 1998 yılında İran Tünel Derneği’nin kurulmasında yer almıştı. O dönem Tahran valiliği görevini yürüten Ahmedinecad 2004 yılında da, altıncı İran Tünel Konferansı'na başkanlık yapmıştı.


Tahran’da dünya devi Alman Herrenknecht de dâhil olmak üzere birçok uluslararası ulaştırma şirketinin büroları bulunuyor. Şirket yetkilileri Tahran, İsfahan ve Şiraz metroları da dahil olmak üzere ülkenin her yerinde kilometrelerce uzunlukta sivil tünellerin inşa edildiğini ifade ediyor.

Ancak tünellerin askerî amaçlar için kullanılması özellikle 1980’lerdeki İran-Irak Savaşı'ndan sonra yaygınlaştı. Irak'ın Tahran'ı ve İran'ın diğer önde gelen şehirlerini füze saldırılarında vurmasıyla yer altı sığınakları ve tünelleri inşa edilmesi vatani bir görev haline geldi.

İLK TESİS 2002’DE ORTAYA ÇIKTI

İran’daki muhalif gruplardan “İran Ulusal Direniş Konseyi” 2002 yılında Natanz’da bir uranyum zenginleştirme tesisi inşa edildiğini ifşa etmişti. Uydu fotoğrafları ise aynı yıl Pentagon’un yarısı büyüklüğünde iki ambarın yeraltına gömülürken resimlerini çekti.

İki yıl sonra Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı bu sefer İsfahan’daki dağlarda tünel çalışmalarını tespit etti. İran Ulusal Direniş Konseyi 2005 yılında Paris ve Londra’da düzenlediği basın toplantılarında Kum dahil 14 bölgede tünel çalışmaları yürütüldüğünü açıkladı ancak grubun iddiaları hükümeti devirmeyi amaçladıkları gerekçesiyle Batı tarafından fazla dikkate alınmadı.

Geçtiğimiz Eylül ayında Başkan Obama, Natanz’da gizli bir tesis olduğunu belirtti. İran Ulusal Direniş Örgütü son raporunda, askerî cephanelikten, nükleer başlık üreten fabrikalara kadar tesis dağlarda birçok tesis bulunduğunu iddia ederken, 19 bölgede çalışmalar olduğu öne sürdü.

ABD’li uzmanlar çok iyi gizlenmiş yer altı tesislerinin yok edilmesinin kolay olmadığını belirtirken, özellikle sahte olan ve tuzak olarak inşa edilen tesis girişlerinin tespit edilmesinin çok iyi bir istihbarat gerektirdiğini ifade etti.
Kaynak: www.hurriyet.com.tr

İsrail: Suriye, Hizbullah'a Yardım Ediyor

Hizbullah'ın, Suriye tarafından geliştirilen ve İsrail'deki her noktayı vurabilecek kapasitedeki karadan karaya füzeleri Lübnan'a getirdiği iddia edildi.

Lübnan'da yayımlanan Nahar gazetesinin, İngiliz savunma dergisi "Jane's Defense"e dayanarak verdiği haberde, Suriye'nin geliştirdiği karadan karaya füzelerin, İran'ın Fatih 110 isimli 250 kilometre menzilli, vurduğu yerde ağır hasara yol açan füzelerin benzeri olduğu belirtildi.

Derginin askeri muhabiri Alon Ben David'in İsrailli askeri kaynaklara dayanarak verdiği habere göre, M-600 füzeleri, ilk kez Lübnan'a getirildi.

Dergideki yazıda, İsrailli kaynakların, Suriye'nin Hizbullah'ı silahlandırmak için her türlü desteği verdiği ve Suriye'ye gönderilen her türlü askeri malzemenin, Hizbullah'ın eline ulaştığı konusunda hiçbir tereddütlerinin bulunmadığı iddia edildi.

David yazısında, İsrail'in, Suriye'nin Hizbullah'a Rusya yapımı orta menzilli karadan denize SS-N-26 füze sistemi ve SA-2 savunma sistemleri ilettiğinden endişe ettiğini de belirtti.

Kaynak: Hürriyet Gazetesi

21 Ocak 2010 Perşembe

ASELSAN‘dan Yeni 2 Anlaşma

ASELSAN, Jandarma Genel Komutanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı (MSB) ile 2 adet anlaşmanın altına imza attı.

Jandarma Genel Komutanlığı ile Jandarma Entegre Muhabere Sistemi ve Bilgi Sistemleri (JEMUS) projesine yönelik imzalanan ve değeri yaklaşık 14 milyon dolar olan anlaşma 23 Aralık 2009’da imzalandı. Millî teknolojiden faydalanılarak geliştirilecek telsiz haberleşme sistemi JEMUS sayesinde, bilgiye süratli ve zamanında ulaşılması, birimler arasında koordinasyonun hızlı bir biçimde sağlanması, emniyet ve asayiş hizmetlerinin süratli bir şekilde yürütülmesi amaçlanıyor. Geçtiğimiz günlerde duyurulan anlaşma kapsamında JEMUS teslimatlarının, 2010-2011 yılları içerisinde gerçekleştirilmesi planlanıyor.

Bu anlaşmanın yanı sıra ASELSAN, MSB ile 23 Aralık 2009’da, değeri yaklaşık 38,8 milyon liralık bir anlaşma imzaladı. 8 Ocak’ta duyurulan ve içeriği hakkında henüz kapsamlı bir açıklama yapılmayan anlaşmanın, Türk Silahlı Kuvvetlerinin haberleşme ihtiyacına yönelik olduğu belirtildi.

Kaynak: www.milscint.com

Brezilya, Eurocopter'lerini Yeniliyor

Eurocopter'e bağlı "Helicopteros do Brasil S.A. - Helibras" tarafından 7 Ocak'ta yapılan açıklamay göre Brezilya Kara Havacılık Komutanlığı, kullanılan 34 adet AS365K panther helikopeterlerinin günümüz teknolojilerine göre geliştirilmesi için firma ile bir anlaşma imzaladı.

30 yılı aşkın süredir Brezilya'da faaliyet gösteren firmanın bugüne kadarki en büyük servis anlaşması olan bu geliştirme programı, 32 adet helikopterin modernize edilmesi ve 2 adet helikopterin de gövdelerinin yenilenmesi yoluyla servis ömürlerinin en az 25 yıl uzatılmasını kapsıyor.

Eurocopter'in sahip olduğu son teknolojilerin önemli bir bölümünün bu helikopterlere yerleştirileceği program kapsamındaki teslimatların, 2011 yılında başlayıp 2021'de tamamlanması hedefleniyor.


20 Ocak 2010 Çarşamba

ASELSAN'dan "Fırtına"ya Mühimmat Transfer Sistemi

Savunma sanayimizin amiral gemisi ASELSAN, "Kundağı Motorlu Obüs (Fırtına) Mühimmat Aracı için "Mühimmat Transfer Sistemi" projesine yönelik olarak Milli Savunma Bakanlığı ile 24 Aralık 2009 tarihinde bir anlaşma imzaladı.

Değeri 75 milyon dolar olan bu anlaşma çerçevesinde ASELSAN tarafından geliştirilecek sistem, 1. Ana Bakım Merkezi Komutanlığının üreteceği mühimmat aracına yerleştirilecek.

Transfer sistemi sayesinde otomatik mühimmat aktarma özelliği kazandırılacak mühimmat araçları istenilen yer ve zamanda, hızlı bir şekilde gerekli miktardaki mühimmatı Fırtına obüsüne aktarabilecek.

Kaynak: http://www.milscint.com/

Amerikan Ordusu M-ATV’lerini Güçlendiriyor


Oshkosh firması, Amerikan ordusundan 33 milyon dolarlık yeni bir sipariş aldığını duyurdu.

Firma tarafından geçtiğimiz günlerde yapılan açıklamada, her türlü arazi şartlarında hareket edebilme kabiliyetine sahip 2250 adedin üzerinde M-ATV aracının, sürücünün manevra esnasında arkasını görmesini sağlayan bir kamera sistemiyle donatılacağı belirtildi. Bu siparişle beraber ABD ordusunda sözü edilen sistemin yerleştirileceği M-ATV sayısı 4400'e ulaşmış olacak.

Sistem; görüşün zayıf olduğu sis, yağmur gibi hava koşulları ile toz, duman gibi muharebe sahası koşullarında sağladığı yüksek seviyede görüş imkânıyla dikkat çekiyor. Gece ve gündüz operasyonlarında mürettebatın iş yükünü hafifletmesi beklenen kamera sisteminin araca takılması işlemlerinin Mayıs 2010'da tamamlanması hedefleniyor.

Kaynak: www.milscint.com



ABD Donanması USS Independence’ye Kavuştu

Austal ve General Dynamics firmalarının ABD’nin Kıyı Suları Muharebe Gemisi (Littoral Combat Ship / LCS) programı kapsamında ürettiği USS Independence LCS-2, Amerikan donanmasına katıldı.

Austal’ın Alabama’daki tesislerinde yapılan tören ile donanmaya katılan 127 metre uzunluğundaki USS Independence, üç gövdeli (trimaran) alüminyum gövde yapısıyla dikkat çekiyor.

Üst gövdesi oldukça geniş olan geminin pistinde, 2 adet H-60 veya 1 adet H-53 helikopteri konumlandırılabiliyor. Austal’ın ABD donanmasına teslim ettiği en büyük gemi olma özelliğini de taşıyan USS Independence LCS-2, 45 knot ve üzeri süratlere ulaşabiliyor.

Kaynak: http://www.milscint.com/